(I)Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatı 1923’te Cumhuriyet’in ilanıyla başlar. (II)Cumhuriyetin ilanıyla birlikte toplumsal yaşam ve yönetim biçimindeki değişimler edebiyata doğrudan yansımıştır. (III)Cumhuriyet’in ilk yıllarında roman yazarlarının büyük bir çoğunluğu birinci Dünya Savaşı ve Milli mücadele ile ilgili olayları konu edinmişlerdir.(IV)Birçok romanda İstanbul ve çevresi romana konu olmuştur. (V)Romanlarda realist (gerçekçi) ve gözlemci bir anlatım tercih edilerek; sade bir dil kullanmaya özen gösterilmiştir.
Yukarıda verilen bilgilerden hangisinde yanlışlık yapılmıştır?

Bu dönemde bireyin iç dünyasını, ruhsal durumu yansıtan romanlar yazılmıştır. Toplumcu gerçekçiliğin yanı sıra insanın psikolojisi de önem kazanmış ve romanlara yansımıştır. Dikkat çeken gelişmelerden biri de modernizm akımıdır. “Modernizm” akımı bütün dünyada yankı uyandırmıştır. Modernizm de esas olan “geleneksel olanı reddetme” dir. Bunu benimseyen romancılarımızda geleneksel olanı reddederek eserler vermişlerdir.Romanların içeriğinde toplumsal konular önem kazanmıştır. Milli mücadele, savaş yılları, savaşın toplumu nasıl etkilediği …. gibi konular birçok romana konu olmuştur.

Yukarıda özellikleri verilen dönem aşağıdakilerden hangisidir?

Aşağıda 1923-1950 Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatıyla ilgili verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?

20. yüzyıl Türk edebiyatı yazarlarındandır. Deneme, makale, oyun, monografi, anı türlerinde eserler veren sanatçı, asıl ününü romanlarıyla sağlamıştır. Tarihî ve toplumsal olayları romanlarına konu edinerek Tanzimat ile Cumhuriyet arasındaki dönem ve kuşakların geçirdikleri sosyal değişimi, bunalımlarını, yaşayış ve görüş farklılıklarını işlemiştir. Türk edebiyatına tezli roman düşüncesini özellikle Yaban’la getirmiştir.

Aşağıda verilen eserlerden hangisi yukarıda bahsedilen yazara ait değildir?

• Toplumcu gerçekçi romanlar
• Bireyin iç dünyasını esas alan romanlar
• Modernist romanlar
• Millî ve dinî duyarlılıkları yansıtan romanlar

Bu konuda eser veren yazarlarımız aşağıdakilerin hangisinde sırasıyla verilmiştir?

Aşağıdakilerden hangisi Halide Edip Adıvar’ın romanlarından biri değildir?

Roman, öykü,gezi,eleştiri ve tiyatro türlerinde eserler vermiştir. İstanbullu idealist bir genç kızın, Feride’nin, öğretmen olarak gittiği Anadolu’da yaşadıklarını anlattığı romanı çok sevilmiştir. Öğretmenliğinden dolayı tanıdığı Anadolu’yu, gözlemci yönüyle yansıtmıştır. Romantizm ve realizm akımlarından etkilenmiştir. Batılılaşmanın Türk ailesi üzerindeki olumsuz etkilerini Yaprak Dökümü adlı eserinde işlemiştir.

Yukarıda özellikleri verilen yazarımız aşağıdakilerden hangisidir?

Mümtaz ve Suat’ın Nuran’a olan aşklarıdır öykünün merkezi. Mümtaz ve Nuran birbirini sevmekte ve evlenmeyi tasarlamaktadırlar. Ümitsizliğe düşen Suat ise kendini asarak intihar eder. Bu trajedi nedeni ile Nuran’dan ayrılan Mümtaz’ın iç dünyası yıkılmıştır. Radyoda II.Dünya savaşının başladığı haberi verildiği sırada, Suat’ın hayalini gören Mümtaz merdiven başına yıkılır . Pırıl pırıl görünen modern semtte önceleri çok mutlu olan Mümtaz, giderek bu çevrede yaşayan insanlardan kaynaklanan olayların sonucunda yıkılır. Mümtaz, bindiği bir Ada vapurunda Nuran’a rastlamış ve “Tehlikeli denecek derecede zengin, her ihtimale gebe, her mânasında velûd bir kadınlık hayatı(nın), bakımsız bir tarla gibi sırf kendisini işleyecek erkeğin yokluğundan yarı hülyâ, yarı verimsizliğin bütün sebeplerini kendisinde gören bir aşağılık duygusu içinde akıp gittiğini” farketmiştir. Bu tesbitin arkası kendiliğinden gelecek ve zalim bir çocukluğun ara sokaklarından geçerek kendisini İhsan’ın kollarına atan Mümtaz, fikrî zeminini sağlamlaştırmış bir insan olarak duygusal arka planını inşa etmeye soyunacaktır:…

Bu parçada özeti verilen eser-yazarı aşağıdakilerden hangisidir?

Cumhuriyet Dönemi Türk edebiyatı sanatçılarındandır. Asıl adı Kemal Sadık Göğçeli’dir. Sanat hayatına şiir ile başlamış, sonra öykücülüğe ve romancılığa yönelmiştir. Türkiye’de ve yurt dışında birçok ödüle layık görülmüştür. Eserlerinde köylülerin sesini keskin bir çığlığa dönüştürmeyi başaran yazar, yoksul insanların sorunlarını toplumcu anlayışla yansıtmıştır. Kendi kendini yetiştiren yazar, Çukurova ve Toroslardan yola çıkıp bütün insanlığa sesini duyurmuştur.Teneke, İnce Memed gibi romanları bulunan yazarımız aşağıdakilerden hangisidir?

Toplumcu gerçekçi bir yazardır. Sanat yaşamına şiirler ve gerçekçi hikayelerle başlamış, dünyaca tanınmış mizah yazarı olmuştur. Toplumun aksayan yönlerini, kişi ve durumlarını rahat bir dille abartıdan da yararlanarak anlatmıştır. Tek başına Zübük adlı dergiyi çıkartmıştır.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

I. İbrahim Efendi’nin kiraladığı apartman dairesinin dokuz odasında bulunan, farklı kültürdeki insanların birlikte geçirdiği günler anlatılır.

II. Geçim sıkıntısı, belli bir derdi ve ülküsü olmayan C adlı kişinin ruhsal durumunu ve mutluluk arayışını anlatır.

III. Lübnan’a kaçan babası Abdülkadir Kemali’nin yanında geçen yıllarını hikayeleştirmiş, çocukluk yıllarını anlatmıştır.

IV. Behçet Beyi’in Atiye Hanım’la evliliğinin tuhaf, acıklı hikayesini, Behçet Bey ile babasının geçmişte kalmış ilişkisini anlatır.

I. Millî mücadele ruhunun Anadolu’da filizlenmesi
II. Savaş sırasında Anadolu’yu görme ve tanıma imkânı bulmaları
III. Bir kısmının Anadolu’da yetişmiş olması
IV. Milliyetçi bakış açısının revaçta olması
V. Atatürk inkılaplarının uygulanmaya başlaması
Numaralanmış cümlelerden hangisi Cumhuriyet Dönemi’nde sanatçıların, eserlerinde Anadolu’ya yönelmelerinin bir nedeni değildir?

Aşağıdakilerin hangisinde Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatı ile ilgili yanlış bir bilgi verilmiştir?

*Millî romantik duyuş hâkimdir.
*Dil, konuşma diline yaklaşmıştır.
*Halk edebiyatının bir devamı niteliğindedir.
*Yedi Meşaleciler, Garipçiler, Hisarcılar gibi birçok farklı edebî anlayışı barındırmıştır.

Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatı’nın başlangıç devresi (1923-1940) ile ilgili bu yargılar doğru (D), yanlış (Y) bakımından değerlendirildiğinde sıralama aşağıdakilerden hangisi olur?

• Yusuf ilk defa Edremit’te mektebe gitti. Fakat bu mektep devri pek uzun sürmedi. Buraya geldikleri zaman
  Yusuf on yaşlarındaydı. Sarı benizli, nahif fakat kuvvetli ve dayanıklı bir çocuktu. (Kuyucaklı Yusuf – Sabahattin Ali)
•  Babası Yüzbaşı Ali Selahattin Bey, emekli olunca önce İzmir’e, daha sonra Edremit’e yerleşti. Sabahattin Ali, ilkokulu Edremit’te bitirdi, bir süre Edremit Lisesinde, daha sonra Balıkesir İlköğretmen Okulunda okudu. (Türk Edebiyatında Hikâye ve Roman – Cevdet Kudret)
  Bu parçalardan hareketle aşağıdakilerden hangisine ulaşılabilir?

Buraya geldiğimin bilmem kaçıncı haftası idi. Mehmet
Ali’ye sordum:
‒ Kadınlarınız niçin yalnız benden kaçıyor?
‒ Yabansın da ondan beyim.
Bu “yaban” sıfatı beni önce çok kızdırdı. Fakat sonra anladım ki Anadolulular, Anadolu köylüleri, tıpkı eski Yunanlıların kendilerinden başkasına “barbar” lakabını vermesi
gibi, her yabancıya “yaban” diyorlar.
Bu parçadaki çatışmanın aşağıdakilerin hangisinden kaynaklandığı söylenebilir?

Ernest Hemingway’in 1929 yılında kaleme aldığı romanıdır. Romanda anlatılan olaylar I. Dünya Savaşı sırasında geçmektedir. 1915 yılının sonbaharında İtalyan ordusu,
Avusturya ve Almanya orduları karşısında çetin bir muharebe vermektedir. Eserde İtalyan ambulans birliğinde çalışan ve genç bir Amerikalı olan Teğmen Frederic Henry
ile İngiliz hemşire Catherine Barkley’in savaşın ortasında hem kendi sevgi dolu dünyalarını, hem de savaşın her şeyi yerle bir eden acımasız dünyasını yaşamaları anlatılır.
Bu parçada özeti verilen eser aşağıdakilerden hangisidir?

Hayatımdaki buna benzer sarsıntılardan her biri, sonunda
bana yeni bir şey kazandırdı, bunu yadsıyamam; özgürlükten, ustan, derinlikten yana; öte yandan yalnızlıktan,
anlaşılmazlıktan, soğukluktan yana bir kazanım. Burjuvazi açısından bakıldığında, bir sarsıntıdan öbürüne akıp
giden yaşamım sürekli bir iniş oluşturdu; normalden, izin
verilenden, sağlıklıdan giderek uzaklaştı. Yıllar geçtikçe
mesleğim, ailem, vatanım elimden çıkıp gitti. Her türlü sosyal ilişkinin dışında aldım soluğu; kimse tarafından sevilmeyen, pek çok kişinin kuşkuyla baktığı, kamuoyu
ve ahlakıyla sürekli ve amansız çatışma içinde tek başına biri olup çıktım. Eskisi gibi burjuvazinin çizdiği sınırlar içinde yaşasam bile tüm duygu ve düşüncelerimle bu dünyanın ortasında yine de bir yabancıya dönüştüm.
Bu parça ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

Yayımlanan dört romanı da aynı sanat anlayışıyla yazılmıştır. “Çıkrıklar Durunca”da ucuz, Avrupa malı dokumanın yerli malı dokuma tezgâhlarını ortadan kaldırışı;
“Düşkünler”de, Tanzimat’la ortaya çıkan yüksek memur bürokrasisinin zamanla çöküp yozlaşması; “Bir Varmış Bir Yokmuş”ta Tanzimat Dönemi’nde başlayan kapitülasyonların imparatorluğu sarsması, içinden çürütmesi anlatılmaktadır. “Yol Arkadaşları” ise roman biçiminde yazılmış gezi notları sayılabilir.
Bu parçada adı geçen eserler aşağıdaki yazarlardan hangisine aittir?

Aşağıdaki yazar-eser eşleştirmelerinden hangisinde yanlışlık yapılmıştır?