İslamiyetin Kabulünden Önceki Türk Şiiri Özellikleri
- Türklerin kabul ettikleri en eski din Şamanizm‘dir.
- Şamanizm doğaya tapma, doğaüstü güçlere inanma temeline dayalı bir inanç sistemidir.
- Şamanizmde din adamlarına “kam ya da şaman” adı verilir.
- Türkler İslamiyetle tanıştıktan sonra da bu dinin özelliklerini, gelenek ve göreneklerini devam ettirmişler ve Anadolu’ya da taşımışlardır.
- Bütün Dünya edebiyatlarında olduğu gibi Türk edebiyatının doğuşu da dinle yakından ilgilidir.
- Bu nedenle ilk şiirler dini karakterler taşır ve ilk şairler din adamları yani şamanlardır.
- Bu dönemde şairlere verilen isimler: Ozan, baksı, şaman, kamdır.
- Şiirler kopuz (milli saz) eşliğinde söylenmektedir.
- İslamiyet öncesi dönemde daha çok sözlü edebiyat ürünleri verilmiştir. Bunlar:
SAV : Manzum olarak söylenen atasözleridir.
SAGU: Yuğ adı verilen törenlerde söylenen yas şiirleridir. Ölen kişinin ardından kahramanlıklarını, faziletlerini dile getirmek için söylenirdi.
KOŞUK: Toy ya da şölen adı verilen ziyafetlerde, sürgün avlarında söylenen şiirleridir.
DESTAN: Bir milleti derinden etkileyen savaş, kıtlık, afet gibi olayların etkisiyle söylenmiş uzun, manzum (şiir) şeklinde ürünlerdir. Kahramanlar olağanüstü özellikler taşır.
Bilinen en eski Türk şairi “APRINÇUR TİGİN ve ÇUÇU” adlı şairleridir.
KOŞUK:
- Sığır törenleri ve şölenlerde kopuz eşliğinde söylenir.
- Yiğitlik aşk, tabiat konuları işlenmiştir.
- Heceyle söylenmiş, dörtlük nazım birimi kullanılmıştır.
- Koşuğun Halk edebiyatındaki karşılığı “koşma”; divan edebiyatındaki karşılığı “gazel” dir.
ÖRNEK
Öpkem kelip ogradım
Aslanlayu kökredim Alplar başın togradım Emti meni kim tutar! |
Öfkem geldi fırladım
Arslan gibi kükredim Yiğitler başını doğradım Şimdi beni kim tutar |
Etil suvi aka turur
Kaya tübi kaka turur Balık telim baka turur Kölün takı küşenür |
İdil suyu akar durur
Kaya dibini oyar durur Çok balıklar bakar durur Gölü bile taşırırlar |
SAGU:
- Yuğ denilen ölüm törenlerinde yiğitlerin arkasından onların iyiliklerinin, kahramanlıklarının ve bu kişinin ölümünden duyulan üzüntünün dile getirildiği şiirlerdir.
- Divan-ı Lügatit Türk’teki “Alp Er Tunga” sagusu bu türün en bilinen örneğidir.
- Sagunun Halk edebiyatındaki karşılığı “ağıt”; Divan edebiyatındaki karşılığı “mersiye”dir.
Yuğ törenleri: Eski Türklerde önemli bir kişi öldüğünde ceseti bir çadıra konmakta ve ölen kişinin akrabaları kurbanlar keserek bu kurbanları çadırın önüne koyduktan sonra hep birlikte atlara biner, çadırın etrafında yedi defa dönerler ölüyü gömmek için uğurlu bir gün bekler, ölü gömüldükten sonra benzer törenler yapılarak kurbanlar kesilir, mezarın etrafında yedi kez dönülürdü. Gömülen kahramanların mezarı çevresine “balbal” denilen taşlar dikilirdi. Türkler arasında yazı yaygınlaşınca böyle taşlar üzerine kitabeler dikilmeye başlandı. “Köktürk Kitabeleri” bu işlevde dikilmiş yazılı balballardır.
ÖRNEK
Alp Er Tunga öldi mü?
Issız ajun kaldı mu? Ödlek öçin aldı mu? Emdi yürek yırtılur. |
Alp Er Tunga öldü mü?
Kötü dünya kaldı mı? Zaman öcünü aldı mı? Şimdi yürek yırtılır. |
Könglüm için örtedi
Yitmiş yaşıg kartadı Kiçmiş ödik irtedi Tün kün keçip irtelür |
Gönlüm içten yandı
Kaybolmuş yarayı kaktı Geçmiş gün(ler)i aradı(m) Gece(ler) gün(ler) geçse (o yine) aranır. |
KOŞUK VE SAGULARIN ORTAK ÖZELLİKLERİ
- Şiirlerin nazım birimi dörtlüktür.
- Kafiye dizisi genel olarak a-a-a-b düz uyak şeklindedir.
- Hepsi hece vezniyle söylenmiştir.
- Kafiye, yarım kafiyedir.
- Dil sade, öz Türkçedir.
İslamiyetin Kabulünden Önceki Türk Şiiri Özellikleri İslamiyetin-Kabulünden-Önceki-Türk-Şiiri-Özellikleri-pdf
MÜKEMMEL.TAMARADIĞIM
MÜKEMMEL.TAM ARADIĞIM CANLI DERS İÇİN GEREKLİ