Formal eğitim, genellikle resmi kurumlar tarafından düzenlenen ve belirli bir müfredat çerçevesinde yapılan yapılandırılmış öğrenme sürecidir. Bu tür eğitim genellikle devlet okulları, kolejler, üniversiteler ve akademik kurumlar gibi kurumlar tarafından sağlanır. Formal eğitim, belirli bir öğrenme hedefine ulaşmak için dersler, müfredatlar, sınavlar ve belirli bir diploma veya sertifika alma gibi belirli yöntemlerle yapılan öğrenme sürecini içerir.

Formal eğitim genellikle öğrencilerin belirli bir düzeyde bilgi ve beceri kazanmalarını sağlamak için yapılandırılmış bir ortam sağlar. Bu süreç, genellikle belirli bir programa göre düzenlenmiş ve belirli bir süre içinde tamamlanması gereken derslerden oluşur. Öğrencilere öğrenme materyalleri sunulur, öğretmenler tarafından rehberlik edilir ve belirli bir değerlendirme sürecinden geçerler.

Formal eğitim, genellikle sosyal, akademik ve mesleki becerilerin geliştirilmesine odaklanır. Ayrıca, genellikle resmi bir akademik derece veya sertifika ile sonuçlanır ve bu da öğrencilerin ilerlemelerini sürdürmeleri ve kariyer hedeflerine ulaşmaları için temel oluşturabilir.

Formal Eğitimin Tarihçesi Nedir?

Formal eğitimin tarihçesi oldukça eskiye dayanmaktadır. İnsanlık tarihinin erken dönemlerinden itibaren, çeşitli kültürlerde eğitim verme ve öğrenme süreçleri bulunmaktadır, ancak modern anlamdaki formal eğitim daha yakın zamanlarda şekillenmiştir. İşte formal eğitimin tarihçesine genel bir bakış:

Antik Dönemler: Eski uygarlıklar, genellikle elit sınıflar için, özellikle de yönetici sınıflar için eğitim sağlamışlardır. Örneğin, Antik Yunan’da, Atina’da bulunan Platon’un Akademisi ve Aristoteles’in Lykeion okulları gibi kurumlar, felsefe, matematik ve diğer konularda eğitim vermiştir. Benzer şekilde, Antik Mısır’da da rahipler ve memurlar için eğitim veren okullar bulunmaktaydı.

Orta Çağ ve Rönesans Dönemi: Orta Çağ’da Avrupa’da, kilise ve manastırlar genellikle eğitim kurumlarının merkezi olmuştur. Orta Çağ boyunca, feodal sistem altında, genellikle kilisenin kontrolünde olan feodal lordlar için eğitim imkanları vardı. Rönesans dönemiyle birlikte, Avrupa’da bilim, sanat ve edebiyatın yeniden canlanmasıyla birlikte daha geniş kitlelere eğitim sunma çabaları artmıştır.

Endüstri Devrimi ve Modern Dönem: Endüstri Devrimi ile birlikte, formal eğitim sistemi daha da önem kazanmıştır. Fabrikalarda işçi ihtiyacının artmasıyla birlikte, temel okuryazarlık ve hesaplama becerileri kazanmış işçilerin yetiştirilmesi önemli hale gelmiştir. Bu dönemde, birçok ülke genelinde devlet tarafından desteklenen okulların açılması ve eğitim zorunluluğunun getirilmesi gibi adımlar atılmıştır.

Yüzyıl ve Sonrası: 20. yüzyıl boyunca, formal eğitim sistemleri genişlemiş ve çeşitlenmiştir. Okul öncesi eğitim, ilkokul, ortaokul, lise ve üniversite gibi farklı seviyelerde eğitim kurumları oluşturulmuştur. Ayrıca, eğitim fırsatlarının genişletilmesi, kız çocuklarına eğitim hakkının tanınması ve özel eğitim ihtiyaçları olan bireylere yönelik desteklerin artırılması gibi çeşitli reformlar gerçekleştirilmiştir.

Bugün, formal eğitim, birçok ülkede yasal düzenlemelerle belirlenmiş ve geniş bir öğrenci kitlesine ulaşmayı amaçlayan geniş kapsamlı bir sistemdir. Eğitim teknolojilerindeki ilerlemeler ve küreselleşme, formal eğitim sistemlerinin daha da evrildiği ve değiştiği bir dönemdeyiz.

Formun Üstü