novisosyal

Ben bir lise öğrencisiyim ve edebiyat derslerinde zaman zaman aklımı karıştıran ama sonra ilgimi çekmeye başlayan bir konu üzerine yazmak istedim bugün: Halk şiiri ile divan şiiri arasındaki farklar. Eminim sen de benim gibi “Bunlar ne kadar farklı olabilir ki?” diye düşünmüşsündür ama aslında aralarında baya derin farklar var. Gel birlikte keşfedelim!

Kim Kime Yazıyor?

İlk dikkatimi çeken fark, şiirlerin yazıldığı kitle oldu. Halk şiiri, adından da anlaşıldığı gibi halkın içinden çıkan, köyde, kasabada, sokakta yaşayan insanların diliyle yazılmış. Aşık Veysel ya da Karacaoğlan gibi ozanlar, kendi yaşamlarını, aşklarını, doğayı anlatmışlar.

Divan şiiri ise daha çok saray çevresinde yetişmiş şairlerin, genelde eğitimli ve Arapça-Farsça bilen insanların yazdığı bir şiir türü. Yani biraz daha “elit” diyebileceğimiz bir şiir anlayışı. Fuzuli, Baki gibi şairler divan edebiyatının önemli isimleri arasında.

Hangi Dilde Yazılmış?

Halk şiiri sade, anlaşılır bir Türkçe ile yazılmış. Okuduğumda ne anlatılmak istendiğini kolayca anlayabiliyorum. Ama divan şiiri, Osmanlı Türkçesi dediğimiz Arapça ve Farsça karışımı bir dil kullanıyor. Bu yüzden anlamak bazen zorlaşıyor. Açıkçası bazen bir divan şiirini okuyunca sözlük karıştırmak zorunda kalıyorum.

Halk Şiiri ve Divan Şiiri Arasındaki Farklar Nelerdir?

Halk Şiiri ve Divan Şiiri Arasındaki Farklar Nelerdir?

Ölçü ve Biçim Farkı

Şiirlerdeki ölçü de farklı. Halk şiirinde hece ölçüsü kullanılıyor. Yani kelimelerdeki heceler sayılıyor. Bu da şiiri ritmik ve kolay okunur hale getiriyor.

Divan şiiri ise aruz ölçüsü ile yazılmış. Bu ölçü Arap ve Fars edebiyatlarından geçmiş ve biraz karmaşık bence. Çünkü uzun-kısa hece mantığı var, ki bu Türkçe’nin yapısına çok da uymuyor. Bu yüzden halk şairleri bu ölçüyü pek tercih etmemiş.

Konular ve Anlatım Tarzı

Halk şiirinde aşk, doğa, kahramanlık gibi günlük yaşama dair konular var. Anlatım oldukça doğal ve samimi. Sanki bir arkadaşın sana başından geçenleri anlatıyor gibi.

Divan şiirinde ise aşk daha çok mecazlı, abartılı ve soyut bir şekilde anlatılıyor. Gül-bülbül, şarap-meclis gibi semboller çok fazla kullanılıyor. Duygular daha süslü bir dille aktarılıyor.

Şairin Kimliği

Bir de unutmadan, halk şairleri çoğu zaman mahlas kullansa da (örneğin Karacaoğlan), genelde anonim ya da tanınmayan kişiler. Divan şairleri ise isimleriyle, hatta yazdıkları divanlarla tanınır.

Sonuç olarak, halk şiiri bana daha yakın, çünkü dili sade, duyguları samimi. Ama divan şiiri de bir sanat gibi, ince ince işlenmiş. İkisi de kendi dönemini ve insanlarını yansıtıyor. Edebiyat dersinde ilk başta sıkıcı gelse de aslında insan biraz okuyunca zevk alıyor. Belki sen de bu yazıdan sonra birkaç halk ya da divan şiiri okursun, kim bilir?